o ya da bu şekilde,
aslında, biraz da kendinden uzaklaşmak...
sorgulamaya ne kadar
devam etsen de düşüncelerde, aslında insan biraz da yazarak toparlıyor
düşüncelerini, hatta kendi adıma biraz da yazarak düşünüyorum...
tüm sorularım,
sorgulamalarım, hayata bakışım, hayata karşı duruşum, biraz da yazarak
belirleniyor aslında.
Yazarak daha kolay
buluyorum yolumu, tüm o karmakarışık düşünceler labirentinde...
peki ne oldu da 6
yıldır yazmadım acaba ?
Yazmayı bıraktım,
okumayı bıraktım (bir nevi), bu aslında bir çeşit gönüllü kayboluş değil miydi
tüm o düşüncelerin labirentinde...
Düşüncelerimden mi
korkmuştum acaba, yoksa düşünmenin kendisinden mi, hatta hissetmekten mi, yaşamaktan mı?
en son yazdığım
hayatım için ne istiyorum sorularına yanıt mı buldum acaba ?
Ya da ararken kayıp
mı oldum ?
Durdum, sanırım
sadece durdum...
Bir şekilde
durdum...
Elbette aslında
durmuyor insan, nefes aldığın sürece hareket ediyorsun, ileriye geriye
gidiyorsun, gün doğuyor, gün batıyor ve sen yaşıyorsun, durmuyorsun
İsteyerek ya da
değil, bilerek ya da değil, öğreniyorsun,seviyorsun, canın acıyor, özlüyorsun,
seviniyorsun, umutlanıyorsun, düşünüyorsun, o labirentin sokaklarında
yürüyorsun, sadece okumadan ve yazmadan, biraz da körlemesine yürüyorsun;
kayboluyorsun, dümdüz hedefe gitmiyorsun, ama bu da bir yolculuk ve her
yolculuk gibi, varış noktası kadar değerli en az...
Yani durmak istesen
de duramıyorsun, belki durduğunu sanıyorsun, bazen upuzun bir yolculuk yapıp
kendini başladığın noktada buluyorsun, ama bu yaptığın yolculuğu ve etkilerini
silmiyor aslında...
o zaman hayatın getirdiklerini kucaklamak ve yeni yolculuklara yelken açmak lazım; her nerede sonlanacaksa da...