23 Ocak 2012 Pazartesi

Bugün üzerine yazacağım konu çok keyifli değil, ama hayatın, hayatımızın bir gerçeği...
Çok sevdiğim eski bir iş arkadaşımı gördüm, 30'lu yaşlarında, 5-6 yıllık evli, eşini de tanıdığım ve çok da sevdiğim bir arkadaşım.
Daha 6 ay önceye kadar hayatları yolunda ve pek de güzel giderken, arkadaşımın eşinin göğsünde bulunan bir kitle ile herşey değişti. Kız, daha 30 yaşında sanırım; ya da daha 30 olmadı.
Kitle çok yayıldığından, 1 ay gibi kısa bir süre içerisinde iki göğsü de alınmış.
Sad Girl
DesiBucket.com | Sad | Forward this Picture
Durumu öğrendiğimde, ameliyatlar bitmiş,evde nekahat sürecindeydi, ki bu süreçte çok yakın olduğu anneannesini kaybetti ve hiç de kolay olmayan bir dönemde, resmen tuz biber oldu. :(
Arkadaşımın eşini, halen görmedim; çünkü çok yakın arkadaşları dışında pek fazla kimseyle görüşmüyor.
Ancak, arkadaşımla buluşup dertleştik; başlarından geçenleri anlattı.
Sadece dinlerken bile içim bir tuhaf oldu; benden 3-4 yaş daha genç, belki daha fazla, gencecik bir kadın. Üstelik öyle güzeldir ki...
Böyle bir durumun onun hayatına getirdiklerini düşündüm.
Genç bir kadın, beğenilmek, güze görünmek ister. Ama geçirdiği operasyonun getirdiği bazı komplikasyonlar var; bir süre sonra hepsinin geçeceğine ve ilk kez onu gören birisinin hiçbir şey anlamayacağına eminim.
Ama şu anda, öyle hissetmiyor.
Ben de, eşi ve ailesi gibi, profesyonel yardım alması düşüncesindeyim, o da itiraz etmeyip gidiyor; ama katılıp içindekileri tecrübelerini paylaşacağı bir gruba bile katılamıyor. Çoğu orta yaşın üzerinde, en azında çocuk sahibi olabilmiş, onun yaşamış olmayı istediği bazı tecrübeleri yaşayabilmiş ve sonra hastalanmış kişilerle bir arada olmak, "Neden ben?" sorusunu daha çok sormasına sebep oluyor.
Gencecik yaşında, çook zor bir tecrübe atlattı; hatta atlatmakta...
Neler yaşadığını, neler hissettiğini anlamam, hayal etmem mümkün değil.
Etrafımda benzer süreçler yaşayan insanlar oldu, benzer hikayeler dinledim; kimi mutlu bitiyor, kimi hüzünlü.....
Ama, aslında diyorum, keşke bardağın dolu tarafını görebilse...
Kendisini çok seven ve çok sevdiği bir kocası var, maddi durumları onun sağlık sorunlarının üstesinden gelebilecek kadar iyi, operasyon başarılı sonuçlandı, şu anda son duruma göre kanserin tekrarlama ihtimali çok çok çok düşük, kemoterapiye bile ihtiyaç olmayacak gibi görünüyor.....
Hala yaşıyor, nefes alıyor, sabahları sevdiği kocasının yanında uyanıyor, yakın bir zamanda olmasa da bir gün bir çocuk sahibi olmayı hayal ediyor, herhangi bir engeli yok, ameliyatın izleri/etkileri henüz tam olarak geçmese de, yardıma ihtiyaç duymada istediği herşeyi yapabiliyor.....
keşke görebilse -ki umarım bu yakın bir zamanda olur- yapmaktan keyif aldığı şeyleri yapmaya devam edebilmenin, sevdiği yerlere gidip, sevdiği yemekleri yiyip sevdiği kokuları alıp, sevdiği filmleri izleyip, sevdiği sporları yapıp, üztelik tüm bunları sevdikleriyle yapabiliyor.
Hayat böyle bir şey....
Onun yaşadığı zorlukları ben yaşamadım, kendimi yerine koyamam, bu yüzden umarım ukalalık gibi gelmez kimseye....
Hayat/yaşam, çok çok kutsal....
Yaşayan herkes de yaşamla kutsanıyor işte....
Engeller olsa da, zorluklar olsa da, bazen istediklerimize istediğimiz anda sahip olamasak da, bazen hep elimizde olanlar bir anda bizden alınsa da....
Nefes almanın büyüsü, bir gün onu da bulacak, inanıyorum.....
Sabah yatağından kalkıp, kafasını camdan çıkarıp, o buz gibi havayı içine çektiğinde, yaşadığı için ve bunu yapabildiği için mutlu olacak....
Bir gün, başaracak.....
Bugün değil belki, ama yakında....
Hepimiz de dualarımızı, iyi dileklerimizi ya da pozitif düşüncelerimizi, her neyin gücüne inanıyorsak, o yolla, kendisine göndermeliyiz diye düşünüyorum....
Siz ne dersiniz?
Bu yazıyı okuyup başından kalkarken, aklınızda, "zavallı kız gencecik yaşta kanser olmuş" yerine "ne mutlu ona, kanseri yenmiş, dimdik ayakta" düşünceli olur umarım.......
Bu düşünceler evrenin neresinde olursa olsun, onu bulacaktır, inanıyorummm....
(Ben onun için dua edeceğim, kendi içinde zaten var olan gücü ve güzelliği tekrar görebilmesi için; ancak buna inanmayan ya da anlamsız bulanlar varsa, herkes kendi yoluyla onu düşünmek konusunda serbest)